80. BM Genel Kurulu’nun nabzını tutan Demirören Medya TV Grup Başkanı Murat Yancı, Hakan Çelik’le Hafta Sonu’nda düşüncelerini paylaşıyor.
Dünya kamuoyunun dikkatleri New York üzerinde toplanmış durumda. 80. BM Genel Kurulu’nda liderler ne mesajlar veriyor? Filistin için yeni bir yol haritası belirlenebilir mi? NATO, Rusya ile savaşa mı sürüklenecek? Türkiye, ABD ile ticaret ilişkilerinde yeni bir döneme mi giriyor? F-16 ve F-35 meselelerinde kritik aşamalar geride kalacak mı? Hakan Çelik’in sorularına, genel kurulda gözlem yapan Demirören Medya TV Grup Başkanı Murat Yancı yanıt veriyor.
Murat Yancı’nın açıklamalarından önemli noktalar;
Dışarıda bulunduğunuzda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın orada yarattığı atmosferi net bir şekilde görebiliyoruz. Ortamda o kadar samimi görüntüler sergilendi ki izlemek oldukça keyif vericiydi. Oradaki devam eden dinamikler ve sürekli gelen açıklamalar dikkat çekiciydi. Türkevi, kritik bir konumda bulunuyor; hemen yanında tüm liderler geçiyor.
Erdoğan’ın New York ve Washington’daki ilgisi gerçekten dikkat çekici. Adeta oradan rüzgar gibi geçti; ilgisi ve yaptığı konuşma Türkiye’nin yararına bir tablo ortaya koydu.
ABD’de FOX TV, Trump yanlısı olarak biliniyor. Erdoğan’ın Trump ile görüşmesinden önce burada yaptığı röportajda Gazze hakkında söyledikleri de oldukça netti. Dik ve kararlı bir tutum sergiledi; İsrail karşıtı söylemlerini açıkça ifade etti. Türkiye’nin belirgin bir durışı bulunuyor.
“TRUMP, ERDOĞAN’A BÜYÜK BİR SAYGI GÖSTERDİ”
Trump’ın Erdoğan’ı karşılama şekli oldukça saygılıydı ve bu durum kaygılarımı giderdi. Görüşmenin beklenenden çok daha pozitif geçeceği anlaşıldı. Trump, heyetler arası görüşme sırasında çok sıcak bir ortam oluşturdu ve Erdoğan’a büyük bir saygı gösterdi.
Trump’ın BM konuşması da oldukça ilginçti. Dünyada birçok kriz varken, New York’un güvenliği hakkında konuşması dikkat çekti; Biden ile ilgili yorumlarda bulundu. Buradan çıkarılan mesaj, kendi iç meselelerinin dünyadan daha önemli olduğu şeklindeydi. Ayrıca, “Bu dünyayı ben yönetiyorum” gibi bir bilinçaltı mesajı mevcut.
“İSRAİL KONUSUNDA DÜNYA FARKLI BİR YERDE”
Bu zirvede Erdoğan, söylenmesi gereken her şeyi dile getirdi. Bu durum, İsrail’i rahatsız eden bir gelişme oldu. Gazze olayları başladığından itibaren Erdoğan, İsrail’in eylemlerini her platformda dile getiriyor ve burada bunları anlatma fırsatı buldu. Bu durum oldukça etkili oldu. İsrail konusundaki durumu dünya yeniden değerlendirmeye başladı; Filistin’i tanıyan ülke sayısında bir artış gözlemleniyor. Birkaç yıl önce böyle bir durum mümkün müydü, tartışılabilir.
Dünya Türkiye’nin yanındaydı; biz ise başından beri aynı görüşteydik.
Netanyahu’nun ‘yalnız ve çukurdaki ülkem’ diye düşündüğünü varsayıyorum; İsrail oldukça zor bir süreçten geçiyor.
Bazı kesimlerin ABD’yi doğru algılamadığını düşünüyorum. BM’de yaşananlar gerçekten büyük bir sorun. Orada bir karmaşa mevcut; biz bilet aldık, bilet almayanlar da içeri girdi. Trump, yürüyen merdivende beklerken, bu durum BM’ye yakışıyor mu? Trump konuşmaya başladığında prompter bozuldu; ABD hükümeti bunun kasıtlı olduğunu iddia etti.
ABD’DE MEYDANLARIN GERÇEK YÜZÜ NE?
ABD ve batı ülkelerinde yaşanan aksaklıklar genellikle göz ardı ediliyor. Macron’un da trafikte kaldığı anlar olmuştu. Ancak BM binasında yaşanan kaos çok dikkat çekiciydi; birçok noktada güvenlik yoktu. Yol kapalıydı ve uzun mesafeler yürümek zorunda kaldık. Eğer bu Türkiye’de olsa büyük bir kargaşa çıkar. Durum, olabilecek birşiymiş gibi karşılanıyor.
Amerika’daki yaşam standartlarının idealizedildiği bir dönemde, New York’ da sokaklarda insanlar yatıyor. Beyaz Saray’a sadece 100 metre uzaklıkta böyle görüntüler mevcut. Özellikle New York sokakları oldukça pis ve güvensiz. Bu tür manzaralar, her gün karşılaştığımız görüntüler. Bu durum, Türkiye’deki algıyı da sorgulatıyor. Gördüğümüz bu tür kareler, bize aslında sunulan Amerikadaki rüyayı sorgulatıyor.